Su günlerde, Tunus Nahda Hareketi’nin lideri Rasit Gannusi’nin “Laiklik ve Sivil Toplum Üzerine” adli kitabinin müsveddesini okudugumdan dolayi mutluyum. Çünkü ben, bu çagda kültürel özgünlükten ve çagdas ve kadim felsefe okumalarindan büyük ölçüde nasibini almis, seçkin bir Müslüman yazarla karsi karsiyayim. Bütün bu meziyetler onu, asri kusatabilmeye ve saf Islami degerlerine zarar vermeksizin bu asrin farkli kültürlerini hazmetmeye hazir hale getiriyor.
Elimizdeki bu kitap laiklik, devlet ve sivil toplum konularini ele alan degerlendirmelerden olusmaktadir. Bu konulardan her biri, kapsamli bir arastirma olarak ele alinmasa da, bir ya da birçok açidan degerlendirmeye tabi tutulmustur. Yazarin amaci, Islam toplumlarinda bariz bir etkisi olan bu açilara okuyucunun dikkatini çekmektir.
Islam’da sivil toplumdan bahsetmek; Islami sistemin, devletin vatandaslara zulmetmesine karsi çikan ve halka daha fazla hak ve özgürlük taniyan sivil toplumun insasindaki öncül konumunu ortaya çikarir. Kitabin içindeki on ana basliktan her biri belirli bir fikri açiklarken yeni bir noktaya da dikkat çekmektedir. Ayrica bu degerlendirmeler, Islam kültürünü daha köklü ve çagin yeniliklerini özümseyecek hale getiren önemli eklerden olusmaktadir.