TANITIM
 “Yalnizlik çekmek” deyiminin çagristirdigi sikinti, terk edilmislik, çaresizlik, toplumsal ve dogal çevreden yoksunluk gibi negatif anlamlar ve olumsuz çagrisimlara sahip olan YALNIZLIK; diger yandan kendine özgülük, tek basina kalabilme, özgün ve özgür birey olma, tek basina bir ümmet olabilme vb. kisiligi gelistirici, onarici, yapici, özlem duyulan pozitif veçheler içermektedir.

 Ruhsal ve bedensel tezahürleriyle psikolojik gibi görünen Yalnizlik kavraminin, detayli incelendiginde daha genis toplumsal yansimalariyla egitim ve siyaset biliminin öncelikli konusu ve sosyolojinin de önemli kavrami haline geldigi görülecektir.    

 Önümüzdeki yillarda devletlerin bas etmesi gereken daha büyük bir salgin olma potansiyelini de tasiyan yalnizlik olgusu, üzerinde çokça düsünülmeyi, konusulmayi ve derin incelenmeleri gerektiriyor. “Sevmeyi falan degil, yalnizligi ögren. Çünkü zor zamanlarda en çok ona ihtiyacin olacak.” demis Bukowski. Biz de, dördüncü yilin bu son sayisinda bu konuya dosya açtik:

“YALNIZLIK/ uzlet, inziva, tek basinalik, terk edilmislik, bireysellik, biricik olma...”
Bu sayida yalnizliga çok farkli açilardan bakma imkani bulacaksiniz:
Yalnizligin Sosyal Görüntüleri, 
Insanliktan Kaçisin Adi: Yalnizlik, 
Mistik Bir Tecrübe Olarak Yalnizlik,
Entelektüel Yalnizlik,
Nitelikli Yalnizlik,
Hz. Muhammed’in Hira Tecrübesi,
Yalnizlik Teolojisi,
Yalnizlik Psikolojisi,
Süper Bencillik ve Sevgi Gereksinimi;
Insanlar Neden Yalniz ve Mutsuzlar?
….
Daha sayilacak birçok baslik oldugunu hatirlatarak sizi simdilik “yalnizlik”la bas basa birakiyor ve bir sonraki sayimizin konusu olan “Bir Toplumsal Sözlesme Olarak ANAYASA” dosyasinin hazirliklarina geçiyoruz. Selam ile…