Yeryüzü bugünkünden daha zor günler yasadi. Fakat her seferinde insanliga bir gelecek ufku çizecek düsünürleri olmustu. Bugün yok. Islam alemi bugünkünden daha büyük buhranlar yasadi. Fakat deizm tartismalarinin gösterdigi üzere bugünkü düsünsel krizinin bir öncesi yok. Türkiye bugünkünden daha sikintili dönemler atlatti. Fakat bugün ona ümit verecek bir fikri yok. Ve hepsinden ötesi Amerikan Imparatorlugunun tasiyicisi oldugu çagdas dünya sistemi tüketimcilik ve hedonizm etrafinda örgütlenmis bir yasam hikayesi için çabalamak disinda hayal kurma yetimizi tamamen dumura ugratmis durumda.
Gelecegin nelere gebe oldugunu bilmiyoruz. Ve günümüzün kriz ortaminda bilinçlerimizi tamamen mesgul eden yüzeydeki gündelik olaylar evreninden bir adim geriye çekilip sorunlarin derin kaynaklarini, etkisini uzun vadede gösteren derin dönüsümleri ve sorunlarimizi çözmek için gereken bilinç, davranis ve tahayyül dönüsümlerini etüt edemiyoruz. Oysa eger bugün yasadigimiz ve misli tarihte görülmemis küresellesme süreçlerinden alnimizin akiyla çikacaksak ciddi bir paradigma dönüsümüne muhtaciz.
Güzel bir gelecek tahayyülünün bir arada tuttugu bagimsiz denemelerden olusan bu kusurlu kitap bir insan, bir Müslüman ve bir Türkiyeli olarak gelecegin güzel toplumuna giden yolun insa edilmesi çabasina mütevazi bir katki olarak kaleme alinmistir.